Ünlü tiyatrocular Samsun’da

unlu-tiyatrocular-samsunda2Ünlü oyuncular Mert Fırat, Aslı Tandoğan ve Volkan Yosunlu “Bütün Çılgınlar Beni Sever” oyununun gösterisi için Samsun’daydı.

 

 

Ben de bu fırsatı kaçırmayıp sevdiğimiz tiyatroculara bir röportaj talebinde bulundum. Zaten TEGV gönüllüsü olan Mert Abi ve arkadaşları beni kırmadılar.

Soru hazırlamadan gittiğim için biraz heyecanlıydım. Volkan Yosun uzun uzun tiyatrodan bahsedince aklıma bir sürü soru geldi. İlk röportajım olduğu için heyecanımı yenmem konusunda sanatçılar bana destek verdi.

Daha sonra gazeteci ablalardan öğrendim ki, 100. röportajda bile bu heyecan geçmiyormuş. Mert Abi, Volkan Abi ve Aslı Abla’nın da desteği ile hem tiyatro, hem sinema hem de Renkli Kalemler projesi üzerine konuştuk.

“TEGV’de çocuklar ile sokak tiyatrosu yaptım”

Bu mesleği siz mi seçtiniz?

MF: Evet ben seçtim. Kendi isteğimle oyuncu oldum. Henüz ortaokul yıllarında iken karar verdim.

Kaç yaşında başladınız?

MF: Meslek olarak 22 yaşında para kazanmaya başladım. Ortaokuldan beri de tiyatronun içindeyim. Yani çocukken ilgilenmeye başladım tiyatro ile. Hatta profesyonel hayata geçince TEGV Samsun Eğitim Parkında çocuklarla sokak tiyatrosu yaptım.
VY: Ortaokulda karar verdim. İzlediğim oyunlardaki oyunculara imrendim ve bu mesleğe başlamak için konservatuara gittim. Halen oyuncu olmak için çalışıyorum.
AT: Ben de Mert’in ısrarı ile başladım. Dizi oyunculuğuna kendi isteğim ile başladım. Aslında arp mezunuyum ve bu oyunda da arp ile sahnelerim var.

Bu mesleğin güzel ve zor yanları nelerdir?

MF: Seyirciyle iç içe oluyorsun ve reaksiyonu çok çabuk alıyorsun. Ayrıca değişik insanlarla tanışıp hayat tecrübesi edinebiliyorsunuz. Sosyal hayatta yapamadığımız şeyleri sahnede yapabiliyoruz.

Mesela insanları güldürmek zor geliyor mu?

MF: Tam da o yüzden bu işi seviyoruz aslında.
VY: Güldürmek riskli bir şey. Seyirciyi istediğiniz şeye güldürmek, sizin kurguladığınız şekilde ilerleyemeyebiliyor. Bu anlamda zor olabiliyor. Ama genelde iyi çalışılmış bir komedide böyle bir sorun yaşamıyorsunuz. Ancak dil problemi yaşanırsa bir sorun olabilir. Bir de bizim milletimiz çocukluktan beri gülmeyi ayıp bir şey gibi algıladığı için daha da zorlaşıyor. Aman gülme, ayıp, milletin içinde diye diye herkes gülme duygusunu biraz geriye atmış durumda. O geriye atılmış gülme duygusunu öne çıkartmak evet zor.

Dil problemi ne demek?

VY: Şöyle bir şey: biz Türkiye’de yaşıyor ve Türkçe konuşuyoruz. Mesela oyunlarımızı Türkçe oynuyoruz. Doğal olarak başka bir ülkeye gittiğimizde oyun çok söze dayalı ise bizim dilimizi bilmeyince anlamıyorlar.
MF: Ama enstrüman çalarken öyle bir sorun olmuyor. Çünkü müziğin dili bir; notalar…